Einstein'ın Atatürk'e yazdığı mektup!!!

Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili yazıları, fotoğrafları ve çeşitli dökümanları paylaşabileceğiniz forumumuz.

Moderatörler: barışhayranı, Mod

Kullanıcı avatarı
taskin
Gelişen Üye
Gelişen Üye
Mesajlar: 48
Kayıt: Pzr Haz 12, 2005 23:40 pm
Konum: İzmir
İletişim:

Einstein'ın Atatürk'e yazdığı mektup!!!

Mesajgönderen taskin » Cum Kas 17, 2006 22:45 pm

Arkadaşlar merhaba, bazılarımızın duyduğunu ya da okuduğunu düşünüyorum;ama gene de paylaşmadan edemedim. Neyi mi? Einstein'ın Atatürk'e yazdığı mektubu.Bu mektubu okumayan arkadaşlarım lütfen okusunlar. Çünkü ben çalıştığım dersanede de bütün sınıflarımda bunu okudum.
Herkesin bilmesi gerekir bence, dünyanın en büyük bilim adamlarından efsanevî mucit ve kaşifinin Atatürk'ün sadık hizmetkârı olmaktan şeref duymuş olduğunu o zamanlarda bizzat yazılı olarak söylediğini.


"Ekselánsları,
’OSE’ Dünya Birliği’nin şeref başkanı olarak, Almanya’dan 40 profesörle doktorun bilimsel ve tıbbi çalışmalarına Türkiye’de devam etmelerine müsaade vermeniz için başvuruda bulunmayı ekselánslarından rica ediyorum. Sözü edilen kişiler, Almanya’da hálen yürürlükte olan yasalar nedeniyle mesleklerini icra edememektedirler. Çoğu geniş tecrübe, bilgi ve ilmi liyakat sahibi bulunan bu kişiler, yeni bir ülkede yaşadıkları takdirde son derece faydalı olacaklarını ispat edebilirler.

Ekselánslarından ülkenizde yerleşmeleri ve çalışmalarına devam etmeleri için izin vermeniz konusunda başvuruda bulunduğumuz tecrübe sahibi uzman ve seçkin akademisyen olan bu 40 kişi, birliğimize yapılan çok sayıda başvuru arasından seçilmişlerdir.

Bu ilim adamları, bir yıl müddetle, hükümetinizin talimatları doğrultusunda kurumlarınızın herhangi birinde bir yıl boyunca hiçbir karşılık beklemeden çalışmayı arzu etmektedirler.

Bu başvuruya destek vermek maksadıyla, hükümetinizin talebi kabul etmesi halinde sadece yüksek seviyede bir insani faaliyette bulunmuş olmakla kalmayacağı, bunun ülkenize de ayrıca kazanç getireceği ümidimi ifade etme cüretini buluyorum.

Ekselánslarının sadık hizmetkárı olmaktan şeref duyan,
Prof. Albert Einstein"

Kullanıcı avatarı
serkanurli
Gelişen Üye
Gelişen Üye
Mesajlar: 46
Kayıt: Çrş Eyl 06, 2006 00:20 am
Konum: istanbul

Mesajgönderen serkanurli » Cmt Kas 18, 2006 13:52 pm

mektubun tamamını okumadım.cunkı sınırlendım :kizgin: Ataturk bır ekselans degıl turktur....oyle bılım adamı olmayla olmuyo bu ısler once karsısındakı kısının kım oldugunu bılmesı lazım :cinnet:

Kullanıcı avatarı
taskin
Gelişen Üye
Gelişen Üye
Mesajlar: 48
Kayıt: Pzr Haz 12, 2005 23:40 pm
Konum: İzmir
İletişim:

Mesajgönderen taskin » Cmt Kas 18, 2006 19:35 pm

Bilgi eksikliğini giderelim.

Excellence, aslı itibarıyla Fransızca bir kelimedir. İngilizceye de geçmiştir(excellency). Temel anlamıyla, "erdem, üstünlük, seçkinlik" anlamına gelir. Anlam genişlemesiyle (Excellence) Ekselâns, elçiye ya da vekile verilen unvan anlamına da gelir. Yani bakan ve elçiden başlayarak cumhurbaşkanlığına kadar yükselen, yüksek makam sahibi yabancılara verilen şeref unvanıdır.
Bu yabancı bir kelimedir, hepsi bu. Çeviri yaparlarken excellence kelimesi, ekselâns olarak çevrilmiş (yani o dönemde cumhurbaşkanı olan Atatürk için).


Bu arada, dediğiniz gibi mektubun yarısını okumamanızın nedeni, bence çok anlamsız bir nedene dayanıyor.

Kullanıcı avatarı
astronom
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 84
Kayıt: Cum Ara 15, 2006 23:30 pm
Konum: izmir

Mesajgönderen astronom » Pzr Ara 17, 2006 13:31 pm

peki atatürk einstein nın ricasını kabul etmişmi :?:

bu arada atamız ve einstein nur içinde yatsınlar
"Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak!.."

Kullanıcı avatarı
taskin
Gelişen Üye
Gelişen Üye
Mesajlar: 48
Kayıt: Pzr Haz 12, 2005 23:40 pm
Konum: İzmir
İletişim:

Evet, kabul etmişti.

Mesajgönderen taskin » Pzr Ara 17, 2006 15:10 pm

Dönemin Milli Eğitim Bakanı kabul etmemiş ve gerekçelerini de mektubun yanına yazmış. Gerekçeleri de bütçeye dayanıyormuş. Ancak bu dar düşünce sonucu verilen kararı, Atatürk Cumhurbaşkanı olarak bozmuş ve o bilim adamlarının gelmelerini sağlamıştır. Hatta gelen bazı Profesörler hala hayattadır.

Bu, Atatürk'ün dönemninde yaşayan insanlardan bile -aynı dönemde olmalarına rağmen- farklı ve daha geniş düşünebildiğini göstermiyor mu?

Kullanıcı avatarı
astronom
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 84
Kayıt: Cum Ara 15, 2006 23:30 pm
Konum: izmir

Mesajgönderen astronom » Pzr Ara 17, 2006 16:37 pm

milli eğitim bakanın düşünceleri günümüz türkiyesinin neden bu hale geldiğini açıklıyor :(
"Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak!.."

Kullanıcı avatarı
levonsio
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 91
Kayıt: Prş Eyl 08, 2005 17:54 pm
Konum: bursa, izmir

Mesajgönderen levonsio » Prş Ara 21, 2006 14:54 pm

gelipte hayatta olan profesorlerden bir kacinin ismi yazilabilir mi acaba. bir de milli egitim bakaninin butceyle ilgilenmesi garip geldi bana. ekonomiden sorumlu bir bakan elbet vardir ve buna itiraz edecek kiside o olmasi gerekmezmiydi.

Kullanıcı avatarı
taskin
Gelişen Üye
Gelişen Üye
Mesajlar: 48
Kayıt: Pzr Haz 12, 2005 23:40 pm
Konum: İzmir
İletişim:

Mesajgönderen taskin » Cum Ara 22, 2006 03:24 am

Merhaba, üslubunuzdan sanki biraz sinirlenmiş olduğunuzu tahmin ediyorum. Yanılıyor da olabilirim. Sorularınıza gelince...

"gelipte hayatta olan profesorlerden bir kacinin ismi yazilabilir mi acaba" demişsiniz. Size sadece isim yazmıyorum, aynı zamanda fotoğrafını da yolluyorum. Aşağıda bağlantı:

http://www.webfilehost.com/?mode=viewupload&id=978712


Ayrıca Elbette dönemin bir maliye bakanı var. Ancak maliyenin sadece maliye bakanını ilgilendirdiğini düşünüyorsanız, yanılırsınız. Çünkü bugün bile öğretmen atamamak için kulp arayan Hüseyin Çelik: "pastanın ebatları bu..." deyip duruyor. Ne için mi? Bütçe için.... Yani pastanın ebatları kısıtlıymış. Bütçe kısıtlıymış. Bugün bile gördüğümüz üzere diğer bakanlıklar maliye bakanılığından aldııkları talimatlarla ve yönergelerle hareket ederler. Yani bugün nasıl ki milli eğitim bakanının atamanın az olmasının nedenlerini bütçeye bağlıyorsa, o gün de bu elbette mümkün olabilir. Bir kurtuluş mücadelesi vermiş devletten söz ediyoruz, unutmayalım.

Kullanıcı avatarı
levonsio
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 91
Kayıt: Prş Eyl 08, 2005 17:54 pm
Konum: bursa, izmir

Mesajgönderen levonsio » Cum Ara 22, 2006 15:03 pm

hayir herhangi bir kizma yok, uslubum yanlissa af ola. verdiginiz degerli bilgileriniz icin cok tesekkurler. tarihmizde bu tip ilginc sayilabilecek olaylar yasanmis, da vincinin osmanli ile olan iliskileri ve galata koprusu cizimi, dogruluk derecesini bilmiyorum ama kolomb un amerika kesfi oncesi osmanlidan donanma istemesi... tarihimizi arastirsak daha neler cikacak kim bilir...

Kullanıcı avatarı
taskin
Gelişen Üye
Gelişen Üye
Mesajlar: 48
Kayıt: Pzr Haz 12, 2005 23:40 pm
Konum: İzmir
İletişim:

Mesajgönderen taskin » Cum Ara 22, 2006 19:24 pm

Haklısınız, tarihimizde çok ilginç olaylar var. Hatta bugün dersanedeki tarihçi arkadaşımdan öğrendim: Osmanlı devleti bir cami yapımında İspanyol yazar Cervantes'i işçi olarak çalıştırmış. (Tabii Cervantes o zamanlar Cervantes değilmiş.Sonradan olmuş.)

Kullanıcı avatarı
levonsio
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 91
Kayıt: Prş Eyl 08, 2005 17:54 pm
Konum: bursa, izmir

Mesajgönderen levonsio » Cum Ara 22, 2006 21:05 pm

basliktan biraz saptik ama bu konu hakkinda bende biraz bilgi verecegim; cervantes inebahti deniz savasinda osmanlilara karsi savasmis, savasta sol elini kaybetmis ve osmanlilara esir dusmus. 5 yil boyunca cezayirde esir hayati surmus....

Kullanıcı avatarı
taskin
Gelişen Üye
Gelişen Üye
Mesajlar: 48
Kayıt: Pzr Haz 12, 2005 23:40 pm
Konum: İzmir
İletişim:

Mesajgönderen taskin » Cum Ara 22, 2006 22:19 pm

Evet, aynen öyle. Şimdi anımsadım.

Kullanıcı avatarı
astronom
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 84
Kayıt: Cum Ara 15, 2006 23:30 pm
Konum: izmir

Mesajgönderen astronom » Cmt Ara 23, 2006 20:06 pm

nerden nereye
"Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak!.."

Kullanıcı avatarı
baris_onsel
Demirbaş Üye
Demirbaş Üye
Mesajlar: 1936
Kayıt: Cum Ara 23, 2005 14:36 pm
Konum: Adana

Mesajgönderen baris_onsel » Pzr Oca 07, 2007 23:03 pm

astronom yazdı:nerden nereye

vay bee :)

Kullanıcı avatarı
rapin_kizi__
Rekortmen Üye
Rekortmen Üye
Mesajlar: 2100
Kayıt: Pzr Oca 07, 2007 23:44 pm
Konum: kendi ütopyasından..
İletişim:

Mesajgönderen rapin_kizi__ » Pzt Oca 08, 2007 00:08 am

yoruMSUZ

Kullanıcı avatarı
sinem
Profesyonel
Profesyonel
Mesajlar: 412
Kayıt: Cum Kas 04, 2005 14:44 pm
Konum: istanbul

Mesajgönderen sinem » Cum Mar 23, 2007 20:43 pm

bende Einstain'ın azımsanmıyacak miktarda yahudinin ikamet edebilmesi şartıyla Türkiye ye prof oalrak gelmek istediğini duydum..tabi mali konularda söz konusuymuşş...

Kullanıcı avatarı
com
Profesyonel
Profesyonel
Mesajlar: 924
Kayıt: Pzt Eyl 19, 2005 17:21 pm

Mesajgönderen com » Cum Mar 07, 2008 21:51 pm

PAYLAŞIMINIZ İÇİN TEŞEKKÜRLER...