Ölümün Yok Edemediklerinden...

Barış Manço ile ilgili medyada çıkan haberleri paylaşabileceğiniz, Barış Abi'mizin ve eserlerinin yeni nesile ne şekilde aktarıldığını tartışabileceğiniz medya forumumuz.

Moderatörler: barışhayranı, Mod

barışmançokolik
Profesyonel
Profesyonel
Mesajlar: 260
Kayıt: Pzr Haz 10, 2007 13:05 pm
Konum: bursa
İletişim:

Ölümün Yok Edemediklerinden...

Mesajgönderen barışmançokolik » Pzt Şub 07, 2011 13:03 pm

01 Şubat 2011, 00:3912141618
Rumeysa Betül Doğan
[email protected]
1999 yılının ‘bugün’ün de kaybetmiştik Barış Manço’yu… Hiç unutmam vefatını takip ettiği hafta TRT belirli aralıklarla kliplerini yayımlamıştı. Hiç bitmesin istemiştim o saatler, bitmesin istemiştim kulaklarıma dolan o anlamlı şarkılar… Düşünüyorum da kolay eskimiyor emek ve kocaman bir ‘yürek’ ortaya konularak oluşturulan eserler, değerli sanatçılar… Hala hiç bıkmadan aynı istekle dinleniyor Barış Manço şarkıları… Ki eminim yıllarca da dinlenecek, aynı duyguları hissettirecek bizlere… En azından benim için bu durum böyle.
Hızla akan zaman ile birlikte çok çabuk tükenen sesler ve ‘sanatçı’ vasfına sahip olmaya çalışan (çoğu bunu başaramıyor) niteliksiz ve donanımsız kişiler ekranlar da boy gösterirken, acaba on ,on beş yıl sonra da aynı istekle dinlenecekler mi Barış Manço gibi, merak ediyorum… Elbette iyiler yerlerini bir şekilde koruyacak, gereksizlerin isimleri ise hafızalardan silinmiş olacak… Şuan ki ortama bakıldığındaysa ne de çok ‘gereksiz’, sanatçı diye anılıyor (!)
Sanat alanın da bu tür kayıplara her geçen gün bir yenisi daha ekleniyor… Sanki buna ihtiyacımız varmış gibi! Fiziğini ön plana çıkartarak popüler olmaya çalışanların durumu ortada. Belirli bir süre ekranları süsleyenlerin, aradan az bir zaman geçmesiyle isimleri dahi hatırlanmıyor…
Zamanın yok edemediği ve asla edemeyeceklerinin başında Barış Manço, namıdiğer Barış Abimiz yer alıyor hiç kuşkusuz… O’nu uzun saçları, ilginç yüzükleri, çocuklara olan sevgisi ile tanıdık ve akıllarımız da kalacak o hiç eskimeyen güler yüzü… ‘’… Veren Allah alır canı, ben nasıl unuturum seni, can bedenden çıkmayınca…’’ Ölümü, çoktan kabullenmişliğin mısraları olmuştu adeta… Böyle diyerek uğurlanmıştı sonsuzluğa ve bizim ise ‘’…Gözlerimiz de yaş kalbimiz de sızı, unutmadık seni!...’’ bu dizeler dilimizde şimdi, UNUTMADIK SENİ BARIŞ ABİ!...