OLUR YA UNUTURSAK

Seviyeyi düşürmemek ve bölünmelere yol açabilecek siyasi, dini, spor/futbol konularının konuşulmaması kaydıyla, her türlü konunun konuşulabileceği serbest forumumuz.

Moderatörler: barışhayranı, Mod

chileklisyrup
Profesyonel
Profesyonel
Mesajlar: 303
Kayıt: Sal Oca 17, 2006 21:11 pm
Konum: MERSİN

OLUR YA UNUTURSAK

Mesajgönderen chileklisyrup » Cum Nis 07, 2006 00:32 am

OLUR YA UNUTURSAK

Yağmurlu ve soğuk bir kış günü,
yırtık pırtık paltolar giymiş iki çocuk kapımı çaldı.
"Eski gazeteniz var mı, bayan?" Çok işim vardı. Önce hayır demek istedim,
ama ayaklarına gözüm ilişince sustum. İkisinin de ayaklarında eski
sandaletler vardı ve ayakları su içindeydi. "İçeri girin de size kakao
yapayım." dedim. Hiç konuşmuyorlardı. Islak ayakkabıları halıda iz
bırakmıştı. Kakaonun yanında reçel ekmek de hazırladım onlara, belki
dışarıdaki soğuğu unutturabilir, azıcık da olsa ısıtabilirdim minikleri.
Onlar şöminenin önünde karınlarını doyururken ben de mutfağa döndüm ve
yarıda bıraktığım işleri yapmaya koyuldum.Oturma odasında ki sessizlik
dikkatimi çekti.Bir an kafamı uzattım içeriye küçük kız elindeki boş
fincana bakıyordu. Erkek çocuğu bana döndü ve "Bayan, siz zengin
misiniz?" diye sordu. "Zengin mi? Yo hayır!" diye cevaplarken çocuğu,
gözlerim bir an ayağımdaki eski terliklere kaydı. Kız elindeki fincanı
tabağına dikkatle yerleştirdi ve "Sizin fincanlarınız ve fincan
tabaklarınız takım." dedi. Sesindeki açlık, karın açlığına benzemiyordu.
Sonra gazetelerini alıp çıktılar dışarıdaki soğuğa. Teşekkür bile
etmemişlerdi, ama buna gerek yoktu. Teşekkür etmekten daha öte birşey
yapmışlardı. Düz mavi fincanlarım ve fincan tabaklarım takımdı. Pişirdiğim
patateslerin tadına baktım. Sıcacıktı patatesler. Başımızı sokacak evimiz
vardı. Bir eşim vardı ve eşimin de bir işi, bunlar da fincanlarım ve
fincan tabaklarım gibi uyum içindeydi. Sandalyeleri şöminenin önünden
kaldırıp, yerlerine yerleştirdim. Çocukların sandaletlerinin çamur izleri
halının üzerindeydi hala. Silmedim ayak izlerini. Silmeyeceğim de. Olur
ya; unutuveririm ne denli zengin olduğumu. Siz sakın unutmayın ne kadar
zengin olduğunuzu... Ben unutmayacağım.
Bu öyküye yakışan nefis bir Arap Özdeyişi: "Ayakkabım yok diye
üzülüyordum; ta ki ayaksız bir insan görene kadar.".
it is time to pHesttivale..

Kullanıcı avatarı
TaVeRnA Of LoVe
Profesyonel
Profesyonel
Mesajlar: 300
Kayıt: Prş Mar 23, 2006 22:00 pm
Konum: LÜLEBURGAZ'IM canım memleketim benim...

Mesajgönderen TaVeRnA Of LoVe » Cum Nis 07, 2006 01:02 am

:alkis: tek kelimeyle harika duygulanmamak elde değil..
Sevgisi gönlümde kanayan yara
Sitem edip durdum geçen yıllara
Bu sevgi sevgi gidecek benle toprağa
O yarin aklımda gözleri kaldı

Yıllardır küllenmiş aşkın var bende
Aşkın mekan kurmuş yanan gönlümde...

Kullanıcı avatarı
rock114
Demirbaş Üye
Demirbaş Üye
Mesajlar: 1453
Kayıt: Cmt Oca 14, 2006 23:26 pm
Konum: İstanbul..
İletişim:

Mesajgönderen rock114 » Cum Nis 07, 2006 12:27 pm

çook şükürler olsun!..
Para pula ihtişama aldanıp kanma dostum
İçi boş insanların bu dünyada yeri yok!..


anbal
Üst Düzey Üye
Üst Düzey Üye
Mesajlar: 144
Kayıt: Prş Şub 09, 2006 12:23 pm
Konum: ist-mugla

Mesajgönderen anbal » Cum Nis 07, 2006 15:59 pm

ne yazıkkı cogu zaman sahıp oldugumuz seylerın kıymetını bılemıyoruz
_MeSuT_

Kullanıcı avatarı
memet59
Demirbaş Üye
Demirbaş Üye
Mesajlar: 3306
Kayıt: Cmt Nis 09, 2005 13:52 pm

Mesajgönderen memet59 » Cum Nis 07, 2006 18:47 pm

güzel yazıydı saol.....

keşke dışarıda kalanlar için bir şeyler yapabilsek....

saygılarla.

Kullanıcı avatarı
nehir taşçı
Demirbaş Üye
Demirbaş Üye
Mesajlar: 1883
Kayıt: Prş Tem 14, 2005 15:18 pm

Mesajgönderen nehir taşçı » Cum Nis 07, 2006 19:50 pm

TaVeRnA Of LoVe yazdı::alkis: tek kelimeyle harika duygulanmamak elde değil..


Katılıyor ve teşekkürlerimi sunuyorum...
O'nu anlayabilmek, dünyaya O'nun gözüyle bakabilmektir...